Marmara Denizi'nin Geleceği Konuşuldu
Bu yıl 3’üncüsü gerçekleştirilen Marmara Denizi Sempozyumu’nda konuşan İstanbul Büyükşehir Belediye ve Marmara Belediyeler Birliği Başkanı Mevlüt Uysal, “Marmara Denizi’nin bir tarafından arıtılmış sular akarken diğer tarafından aynı şey gelmiyorsa bizim kıyılarımızın temiz kalma ihtimali yok. Marmara o kadar çok kötü değilken tamamını temizleyebiliriz” dedi.
Marmara Belediyeler Birliği’nin bu yıl 21 Kasım'da 3’üncüsünü düzenlediği Marmara Denizi Sempozyumu “Bölgesel İşbirliği - Tuna” temasıyla gerçekleştirildi.
Bölgesel İşbirliği - Tuna” temasıyla CVK Park Bosphorus Otel’de gerçekleşen toplantıya Marmara Belediyeler Birliği ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu, Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, MBB Encümen Üyesi ve Bağcılar Belediye Başkanı Lokman Çağırıcı, MBB Encümen Üyesi ve Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün ve MBB Genel Sekreteri M. Cemil Arslan ile Marmara bölgesi belediyelerinin başkanlarının yanı sıra Güney - Doğu Avrupa Yerel Yönetim Birlikleri Ağı NALAS’tan genel sekreter ve temsilciler de katıldı. Sempozyumda Marmara Denizi’nin tarihsel değişimi ve Tuna Nehri-Karadeniz-Marmara ilişkisi konuları uluslararası bir katılımla masaya yatırılırken kirliliğe karşı alınması gereken önlemler vurgulandı. Sempozyumda konuşan Başkan Uysal da Marmara Denizi’ndeki kirlilik oluşturan kaynaklar ve önleme faaliyetlerine dikkat çekti. Ardından 2 binin üzerinde fotoğrafın değerlendirmeye alındığı Marmara Denizi Fotoğraf Yarışmasının kazananları ödülleri Başkan Uysal’ın elinden aldı. Yarışmada birinciliği Serkan Tekin, ikinciliği İsmail Ödüm, üçüncülüğü ise Ayşegül Öztürk aldı. Yarışmada fotoğraflarıyla beğeni kazanan Sebahattin Özveren, Halil İbrahim Üzmezoğlu ve Yusuf Kaya ise mansiyon ödüllerine layık görüldü. Ödüllü fotoğraflar ise sempozyumun sergi alanında katılımcılarla buluştu.
"Marmara Sadece Marmara'dan Temizlenmez"
”Sempozyumun İstanbul, Marmara ve Karadeniz havzasındaki bütün şehirlere hayırlı olmasını dileyen Başkan Mevyüt Uysal, Marmara Denizi’nin Ege ve Akdeniz’i Karadeniz’e bağlaması nedeniyle, küçük olmasına rağmen çok önemli kesimleri etkilediğini söyledi.Mevlüt Uysal, “Marmara Denizi kirlendiğinde özellikle Karadeniz’i ve sonra Ege ile Akdeniz’in ekosistemini de etkileyen çok önemli bir su yolu. Marmara Denizi’ni kirleten çalışmaları engellemek görevimiz olduğu kadar, Marmara’nın diğer bölgelerden kirlenmemesi için de önlem almak görevimizdir. Marmara Denizi 3 bin kilometrelik Tuna Nehri’nden de kirletilebiliyor. Marmara Denizi kirletildiğinde özellikle Karadeniz’in eko sisteminin etkileyeceğini de yüksek sesle konuşmamız lazım. Herkese yüksek sesle bu deniz kirlendiğinde hepimize çok büyük acı verir demek, bunu bağırmak lazım. Sesimizi sadece bu salonda, İstanbul’daMarmara’da Türkiye’de değil, uluslararası alanda da sesimizi duyurmamız lazım” diye konuştu.
"Kirlendikten Sonra Temizlemek En Zorudur"
“Kirlendikten sonra temizlemek en zorudur. Bunu en iyi İstanbul ve Kocaeli bilir” ifadesini kullanan Uysal, temizlenenin onda birinin önceden harcanması halinde Altınboynuz Haliç’in hiç kirlenmemiş olacağına dikkat çekti. İzmit Körfezi’nin geçmişteki halini herkesin bildiğini, buranın da Kocaeli Belediyemizin çalışmalarıyla iyi bir noktaya geldiğini hatırlattı.
"Çevre için Uluslararası Katılım Çok Önemli"
Başkan Uysal "Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanımız Kocaeli'nde mavi bayraktan bahsetti. İnşallah bütün Marmara sahilleri mavi bayrak kriterlerine gelecek. İnanırsak ve çalışırsak İstanbul ve Marmara Denizi'ni 60’lı yılların temizliğine taşıyabiliriz, bunu başarabiliriz. Kocaeli Belediye Başkanımız, körfezi havadan denetleyerek mavi bayrak kriterlerine ulaştığını ve bunun bütün Marmara sahillerinde uygulanmasını teklif etti. Yoksa İSKİ’nin İstanbul’dan akan bütün suları arıtması yetmiyor. Diğer taraftan kirli su akarsa Marmara Denizi’ni temizlememiz mümkün değil. Sadece belediyelerin arıtma yapması da yetmiyor. Çevre öyle önemli bir konu ki şehirler ve ülkeler gücünü birleştirerek ortak hareket etmek durumunda. Nasıl ki Çernobil faciası sadece o bölgeye değil çok geniş bir coğrafyaya zarar verdiyse, bütün çevre konuları aynı.” şeklinde konuştu.
"Uluslararası Alanda Bir Araya Gelmek Önemli"
Tuna Nehri’nden gelen pis suyun da sadece Karadeniz ve Marmara’yı kirletmediğini, etrafındaki şehirlerin de hayatını da çok kötü etkilediğini dile getiren Uysal, “Bu nedenle uluslararası alanda bir araya gelerek çözüm bulmalıyız. Marmara Denizi henüz çok kökü değilken, Marmara’da kıyısı olan belediyeler olarak bir araya gelip hep birlikte bütün sahillerini temizleyebiliriz. Daha sonra Marmara Denizi’nin kirlenmesine sebep olan olaylar için devletimizi devreye sokarsak ve bu kirliliğin bütün bölge ülkelerini etkilediğini anlatabilirsek, çözüme ulaşabiliriz. İnşallah bu sempozyumla birlikte yapılacak çalışmalarla bunu sağlayacağız. Bu sempozyumun gelecekte daha güzel bir dünya olmasına zemin hazırlamasını diliyorum” şeklinde konuştu.
“Bu Sempozyumu Çok Önemsiyorum”
Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş da Marmara Denizi kıyısında 115 kilometre sahili olan Bursa’da Marmara Denizi’nin kirlilikten arınması için yapılan yatırımlar hakkında bilgi verdi. Başkan Aktaş, “Bursa olarak sağ olsun önceki belediye başkanımız marifetiyle 115 kilometrelik deniz kıyısı ve 160 kilometrelik göl kıyısıyla ilgili önemli çalışmalar yapıldı. Sahillerimizde halk plajları oluşturulmuş ve önemli çalışmalara imza atılmış. Yine BUSKİ marifetiyle Marmara Denizi’nin atık sularla kirletilmemesi için kent merkezinde ciddi arıtma tesisleri yapılmış. Arıtma Tesislerinde yüzde 95’ler mesafesindeyiz ama daha yapılacak çok iş var. Bu bağlamda Marmara Denizi’nin kirlilikten arınması noktasında bu sempozyumu da çok önemsiyorum” dedi.
“Etrafında Medeniyetler Kurulmuş Bir Üretim Merkezidir”
Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu da önemli bir sanayi bölgesi olan İzmit Körfezi’ni arıtmalarla temiz hale getirdiklerini ve mavi bayrak kriterlerine ulaştığını ifade ederek, Kocaeli’nin Karadeniz kıyısının kirlenmemesi için de çalışmalar yaptıklarını ve gemilerin sintine atıkları atmaması için uçakla kontrol ettiklerini söyledi.
Başkan Karaosmanoğlu “Yerleşim alanı ve büyük medeniyetler kurulmuş bu yer aynı zamanda Türkiye’nin üretim merkezidir. Bu nedenle geçmişte korunamamış ve kirlenmiş denizden uzaklaşır hale gelmiştik. Geçmişte Marmara Denizinin korunamadığını söyleyebiliriz. Şimdilerde ise bu durum doğal temizliğine dikkat edilmesi ve insanımıza hizmet etmesiyle farklı bir konuma geldi. Elbette daha iyi olması için çalışacağız” açıklamasını yaptı.
“Marmara Denizi’nin İzlenmesi Çatı Bir Kuruluş Tarafından Yapılmalıdır”
Başkan Akgün, “Mevcutta, belediyeler ile su ve kanal idarelerin gerçekleştirdikleri izleme ve ölçme çalışmalarını her belediye kendi gerekçelerine göre planlamakta. Bu da ortak bir havza için sınırlı bir çaba anlamına geliyor. Bütüncül planlama başarılabilirse daha verimli olacağı kanısındayız” dedi. Başkan Akgün belediyelerin ve diğer kurumların ortaklığında bir çatı kuruluşu önerdi. Akgün şöyle konuştu: “Marmara Denizi'nin bütüncül bir bakış açısıyla tek bir noktadan izlenmesi ve Denize ilişkin idari adımların bu noktadan geliştirilmesi önem arz ediyor. Bu da MBB gibi belediyeler ve merkezi idareyle uyum içerisinde çalışan bir çatı kuruluş tarafından yürütülebilir.” dedi.
Gün boyu devan eden sempozyumda 20 konuşmacı üç oturumda katılımcılarla buluşarak Marmara Denizi’nin kirlilik durumu, ulaşım nedeniyle oluşan riskler ve tehditler, kullanılmış suların deşarj koşulları, Tuna Nehri - Karadeniz - Marmara ilişkisi ve deniz ekosistemindeki biyolojik aktiviteleri tartışmaya açarak değerlendirildi.