28.05.2021

Küreselden Yerele Biyoçeşitlilik Gündemi Çevrimiçi Semineri Düzenlendi

Belediyelerde biyoçeşitlilik farkındalığını geliştirerek belediyelerin doğa koruma ve biyoçeşitlilik faaliyetlerinde etkinliğinin artırmasına katkı sunmak amacıyla Marmara Belediyeler Birliği (MBB) tarafından 22 Mayıs Dünya Biyoçeşitlilik Gününde “Küreselden Yerele Biyoçeşitlilik Gündemi” konulu çevrimiçi seminer düzenlendi.

Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) Türkiye Temsilci Yardımcısı Dr. Ayşegül Selışık, Resimli Türkiye Florası Baş Editörü Prof. Dr. Adil Güner, Nezahat Gökyiğit Botanik Bahçesi Müdür Yardımcısı Salih Sercan Kanoğlu, Sabancı Üniversitesi IPM Proje Koordinatörü Dursun Baş, Doğa Koruma Merkezi Vakfı Genel Müdür Yardımcısı Yıldıray Lise, Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü 1. Bölge Müdürlüğü Uzmanı Dr. Merih Uslu’nun konuşmacı olarak yer aldığı seminerin moderatörlüğünü MBB Çevre Yönetimi Koordinatörü Ahmet Cihat Kahraman yaptı.

Biyoçeşitlilik Gezegendeki Varlığımızı Sürdürmenin Yegane Temelidir

Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) Türkiye Temsilci Yardımcısı Dr. Ayşegül Selışık, “biyoçeşitliliğin korunmasına yönelik  küresel anlaşmalar var ve Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) bunlara taraf. FAO, uluslararası, bölgesel, ulusal ve yerel ölçekte çalışmalar yapmakta, projeler uygulamakta, devletlerle diyaloglar yürütmekte, stratejiler ve yayınlar hazırlamakta, farkındalık kampanyaları yürütmekte ve çeşitli platformlar oluşturmaktadır. Kadın kooperatiflerince üretilen ürünleri marketler alıyorlar ve halka eriştiriyorlar. FAO burada işin coğrafi işaret ve garanti markası gibi alanlarında rol alıyor. Tarımsal faaliyetlerde kalifiye eleman ihtiyacındaki eksikliği gidermek için mesleki eğitimler veriyoruz. 3 aylık işbaşı eğitimleri veriyoruz. Bize topraklarını açan büyük çiftçilerle ve özel sektörle birlkte bir eğitim alanı oluşturup doğru tarım tekniklerini ve sürdürülebilir iyi uygulamaları öğretiyoruz” dedi.

Belediyeler Biyolojik Çeşitliliğin Korunmasında Önemli Görev Sahibi

Dr. Selışık şunları ekledi: “Belediyelerde tarım yeniden ön plana çıkmaya başladı. Kalkınma yerelden başlayacak ve yerelde bu işin sahibi Belediyeler. Belediyeler sadece altyapı hizmetlerinden değil bunun yanında tarımdan da sorumlu. Bilinçli ve çevreyi koruyan tarım uygulamalarında belediyelerin rolü önemli. Belediyeler tohumların saklanması ve korunması ve çeşitlerin devamının getirilmesinde çok büyük destek verebilirler.

Nezahat Gökyiğit Botanik Bahçesi’nde Uygulamalı Eğitimler Düzenleniyor

Nezahat Gökyiğit Botanik Bahçesi Müdür Yardımcısı Salih Sercan Kanoğlu, bahçeyi kurduktan sonra birçok tür hakkında bigileri edindiklerini ve bu bilgiyi halkla buluşturmak için her yaştan insana hitap edecek eğitim faaliyetlerini botanik bahçesi içerisinde düzenlediklerini, bunların arasında çocuklar için 23 Nisan etkinliği, biyoçeşitlilik günü doğa şenliği, bahçivan çocuklar projesi, doğa bilginleri gibi bir çok etkinliğim yanısıra yetişkinler için uygulamalı bahçivanlık kursu ve çeşitli bahçe atölyeleri gerçekleştirdiklerini belirtti.  

Botanik Bahçemizde Bir Yandan Bitki Üretimine Devam Ediyoruz 

Resimli Türkiye Florası Baş Editörü Prof. Dr. Adil Güner, “Anadolu’nun bağrından çıkan baklagil üyesi piyan yetiştiriyoruz. Bu piyanda 2-4 meyve verme özelliği var ve bu özelliğini fasulyeye aktarabilirsek bir çiçekten 4 fasülye elde edebiliriz. Sabancı Üniversitesi ve Mersin Üniversitesi ile ortaklaşa bunun gibi arge çalışmaları yapıyoruz. Bu çalışmalar biyoçeşitlilik için gelecekte bize yarar sağlayacaktır” dedi.

Resimli Türkiye Florası, Ülke Çapında Bir İşbirliği İle Hazırlanmaktadır

Güner, halen Türkçe bir floraya sahip olmadığımızı ve Resimli Türkiye Florasının bu aşamada devreye girdiğini, Cumhurbaşkanlığı himayesinde 30 cilt olarak hazırlanması planlanan floranın Türkiye sathında 500 civarında editör, botanikçi ve bitki ressamı ile ükle çapında bir işbirliği ile hazırlandığını söyledi.  

Bm Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi Şehirleri de İlgilendiriyor

Sabancı Üniversitesi IPM Proje Koordinatörü Dursun Baş, Türkiye’nin AB aday ülkesi olarak AB doğa koruma mevzuatını da uyumlaştırmaya çalıştığını, Türkiyenin taraf olduğu BM Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi, biyolojik çeşitliliğin korunması, biyolojik kaynakların sürdürülebilir kullanımı ve genetik kaynakların kullanımından kaynaklanan faydaların adil ve hakkaniyete uygun paylaşımını öngördüğünü ifade ederek, “BM Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi aynı zamanda şehirleri ve yerel idareler olarak belediyeleri de ilgilendiriyor. Belediyeler; yerel çevre ve kalkınma poltikasını belirler, arazi kullanım planlamasından sorumludurlar, ve su ve atık yönetim sistemleri gibi biyolojik çeşitliliğe bağlı olan ve/ veya onu etkileyen altyapıyı geliştirir ve yönetirler. Belediyeler arazi kullanım planlarından sorumlu kurumlar olarak yeşil ve mavi altyapıya ağırlık vermeliler” dedi.

İnsani Gelişme Yolculuğunu Yeniden Hayal Etmeliyiz

Doğa Koruma Merkezi Vakfı Genel Müdür Yardımcısı Yıldıray Lise, şunları ifade etti: “Dünyada kentsel alanlar 1992 yılından beri iki katına çıktı. 2050 yılında kent nüfusu 6,3 milyar tahmin ediliyor. Bugüne kadarki kentsel büyümeden ders çıkarıp yeniden bir kurguya gitmemiz gerekiyor. O yüzden yeni seçenekler, yeni ölçütler gerekiyor ve bu noktada devletler kadar belediyelere de önemli görevler düşüyor. Bugüne kadar hep gri altyapı yapıldı. AB Yeşil mutabakatının en önemli öğelerinden biri şehir içinde daha fazla yeşil ve mavi altyapı kurmak. Yerel yönetimler bu yaklaşımı benimsemeli. Dünyada birçok metropol içme suyunu korunan alanlardan sağlıyor. Dolayısıyla bu korunan alanların korunması çok önemli. Şehirde bir çok farklı ekosistem hizmetleri var. Bunları iyi planlamak ve yönetmek lazım.”  

Doğa Koruma Ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü Biyoçeşitlilik Konusunda Çalışıyor

Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nün çalışmalarının ana dayanağını BM Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi’nin oluşturduğunu söyleyen Dr. Merih Uslu,  BM Biyoçeşitlilik Sözleşmesi Taraflar Konferansına 2023 için Türkiyenin ev sahipliği yapmasının planlandığını,  BM Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’ndan 14 ve 15 kapsamında biyoçeşitliliğin korunması, sürdürülebilr kullanımı ve gelecek nesillere aktarılması için planlar ve projelerimn hazırlanmış bulunduğunu söyledi.

Nuh’un Gemisi Ulusal Biyolojik Çeşitlilik Veri Tabanı Kullanıma Açıldı

Uslu; “Nuh’un Gemisi Ulusal Biyolojik Çeşitlilik Veri Tabanı; ülkemizde biyolojik çeşitlilik envanter ve izleme çalışmaları yoluyla toplanan verilerin aktarıldığı ve yönetildiği internet tabanlı, kamuoyuna açık, bir veri tabanıdır. Bu veri tabanı ülkemiz biyolojik zenginliğinin “türler” ve “özellikli alanlar” özelinde sorgulama yapılabilmesine ve üyelerinin kendilerine özgü haklarla verilere erişebilmesine imkan tanımaktadır. Buradaki veriler; Türkiye’nin doğa korumasına katkıda bulunmak isteyen sivil toplum kuruluşları, bilim adamları, araştırmacılar gibi tüm ilgi grupları ile vatandaşların kullanımına açıktır” dedi.